Bu postta, coğrafi bir ayrım yaparak Westeros'un Frey kulelerinden başlayarak güneyini anlatmayı planlıyorum; ama çok da güneye inmeyeceğim yani Yüksek Bahçe'yi ve Dorne'u dahil etmeyebilirim.
Bu sezon Lannister'ların resmiyette olmasa da fiilen tahtta olacakları 3. sezon. Geçen sezonun sonunda kitabın belki de en trajik olayı- Red Weddingle Stark ne kuzey tehdidini bitirdiler ve stannis Baratheon da Karasu Savaşı'ndan beri ortalarda görünmediği için şu an galibiyetin tadını çıkarıyorlar. Ancak bu keyif ne kadar sürer bilinmez; çünkü Stannis yenilmiş olsa ve şu an yüzünü kuzeye dönmüş olsa da hala bir tehdit, Nehirova (Riverrun) Catelyn Stark'ın amcası Karabalık'ın elinde ve güneydeki Martelllere ne kadar güvenebileceklerini bilmiyorlar.
Ayrıca Lannisterlar birbirlerine de tam anlamıyla güvenmiyorlar. Serinin başında düşüncesizce davranan, kendi çıkarları için başkalarını harcamaktan çekinmeyen Jamie Lannister, muhtemelen kılıç kullanan elinin kesilmesiyle başlayan bir karakter gelişimine gitti ve şimdi Cercei'nin asıl yüzünü daha iyi görebiliyor. tyrion zaten başından beri ailenin geri kalanından farklı ve onlardan biri tarafından öldürülmek istendiği gerçeği de ailesine olan güvenini sağlamlaştırmamıştır şüphesiz. Cercei maalesef hep aynı şekilde davranıyor. Zeki olduğunu ve gücün kendisinde olduğunu zanneden bir karakter; ama kitapta da dendiği gibi güç, zenginlik ve güzellikten sadece birisi gerçekten onda var ve bu da geçmek üzere. Onun dışında sezon başlarken Lannisterların en büyük aktivitesi yaklaşan düğün gibi görünüyor; ama Game of Thrones evreni insanın kendini en güvende zannederken, olayların tersine dönebileceği bir yer.
Hem Robb'a hem ulu kurduna yapılmış en büyük hakaret; ama North remembers! |
Red Wedding'e gelmişken Arya Stark'tan bahsetmemek olmaz. Babası öldüğünden beri, ailesine kavuşmak için çaba gösteren Arya'nın yaşadıkları pembe dizilerde yaşanmadı resmen. Önce Sur'a giden gruba katıldı Kışyarı'na gideceğim diye, sonra başlarındaki adam öldü, Kardeşlik'e rast geldi, biz seni götürürüz dediler, onlar hafiften cayınca, kendim yaparım deyip kaçtı; bu sefer Tazı onu kaçırdı, fidye için ağabeyine ben teslim ederim dedi, geç kaldılar. Tabii uzaktan bakınca Arya'nın Red Wedding öncesi ailesine katılmasını onun muhtemel ölümü ya da Boltonla evlendirilmek için esir alınması olacağını biliyoruz; ama bu onun için üzülmemize engel değil. Aynı zamanda Arya'nın yaşşadıkları da kendi karakter gelişimi için çok önemli, seride hamuru intikamla yoğrulan bir karakter ve ileride dönüşeceği insan bir sürü dengeyi değiştirebilir.
Sansa'nın alametifarikası bu aval aval bakışları |
4. sezona başlarken Westeros'un güneyi böyle. Yazıyı yazarken de anladım ki kuzey ve Westeros'un dışı barındırdığı hikayeler açısından daha da ilgi çekici; ama onlar da başka bir güne artık.